Ümmetin İhtilafı 'Rahmet' Değil 'Felaket' Getirir

Bazı Müslümanlar “ashabın ihtilafı sizin için rahmettir” sözünün, sözde Peygamberimiz (sav)'in bir hadisi olduğunu söyleyip, bu yanlış bilgiye dayanarak İslam birliğinin olmayacağını savunuyorlar.

 

Kuran ayetleri ile çelişen bu sözün Peygamberimiz (sav)'e ait bir hadis olmadığı açıktır.

 

Allah Kuran'da Müslümanların ihtilafa düşmelerini haram kılmıştır. Kuran'a göre Müslümanların birlik olmaları, kardeşler olarak yaşamaları, dağılıp ayrılmamaları, çekişip birbirlerine düşmemeleri farzdır. Aksi yani ayrılmaları ise haramdır.

 

İnkar edenler birbirlerinin velileridir. EĞER SİZ BUNU YAPMAZSANIZ (birbirinize yardım etmez ve DOST OLMAZSANIZ) yeryüzünde bir fitne ve büyük bir bozgunculuk (fesat) olur. (Enfal Suresi, 73) 

 

Allah'ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın. DAĞILIP AYRILMAYIN. Ve Allah'ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın. HANİ SİZ DÜŞMANLAR İDİNİZ. O, KALPLERİNİZİN ARASINI UZLAŞTIRIP-ISINDIRDI ve siz O'nun nimetiyle KARDEŞLER OLARAK sabahladınız. Yine siz, tam ateş çukurunun kıyısındayken, oradan sizi kurtardı. Umulur ki hidayete erersiniz diye, Allah, size ayetlerini böyle açıklar.  (Al-i İmran Suresi, 103)

 

Ve haklarına tecavüz edildiği zaman, BİRLİK OLUP karşı koyanlardır. (Şura Suresi, 39)

Ümmetin ihtilafının yani ayrılığının ‘rahmet’ değil ‘felaket’ olduğu bugün İslam coğrafyasında yaşananlara bakıldığında da açıkça görülmektedir.

İslam alemi tarihinin en zor günlerini geçiriyor. Müslümanlar kendi çocuklarını, kadınlarını, mazlumlarını korumaktan aciz kalmış durumda.

Irak'ta her ay yaklaşık 1000 Müslüman şehit oluyor. Suriye'de 2011 yılı Mart ayından bu yana 300 bin kişi yaşamını yitirdi ve ölümler her geçen gün katlanarak artıyor. Arakan'da sürekli Müslümanların evleri, ibadethaneleri, işyerleri yakılıyor, yüz binlercesi yurdundan sürgün ediliyor. Afganistan, Mısır, Filistin, Bangladeş, Somali; nereye baksak Müslümanlar acı içinde.

Şimdi “ihtilafta rahmet vardır” diyenlere soruyoruz: Bu dehşeti gördükçe Müslümanların ezilmesine seyirci kalıp hala “ihtilaf güzeldir” diyebiliyor musunuz?

Siz sıcak evlerinizde, fabrikalarınızın başında “ihtilaf rahmet getirir” derken bir de mülteci kamplarında yaşayanlara soralım; ihtilafta rahmet var diyorlar mı?

Doğu Türkistan'da oruç tutması dahi yasak olanlara, kızları kaçırılan Müslümanlara soralım, ihtilafta rahmet var diyorlar mı?

Mısır hapishanelerinde adını bile bilmediğiniz yüzlerce mazluma soralım... İhtilafta rahmet var diyorlar mı?

Somali'deki açlara soralım... Gazze'de ölen bebeklerin annelerine soralım... İhtilafta rahmet var diyorlar mı?

Bu Müslümanlar ne kadar bölünürsek o kadar iyi, bunda rahmet var diyebilirler mi? Hayır!

Peki ne diyorlar? Tüm İslam alemine çağrıda bulunuyorlar.  ‘Ey Müslümanlar birlik olun ve bizi kurtarın’.

Şuan İslam dünyasında akan kanın ve Müslümanların birlik olamamalarının ana sebebi Müslümanlar arasındaki 'ihtilaflar'dır.

Ümmetin ihtilafı 'rahmet' değil 'felaket' getirmiştir.

Bazı Müslümanlar birbirlerini adeta düşman olarak görmekte, sırf bu sapkın inanç nedeniyle birbirlerini öldürmeyi, kardeş kanı dökmeyi makul karşılamaktadır. Bu durumun ortadan kalkması Müslümanların Kuran ahlakında ittifak etmeleriyle, birleşmeleriyle mümkündür.

Buna vesile olabilecek ise sadece Mehdi (as)'dır. Mehdiyet olmadan İslam aleminin hurafelerden arınıp Kuran'a dönmesi ve birleşmesi mümkün olmayacaktır.

İhtilafta değil, Hak kitabımız Kuran'a uyarak birleşmekte rahmet vardır.

Allah'a ve Resûlü'ne itaat edin ve ÇEKİŞİP BİRBİRİNİZE DÜŞMEYİNçözülüp yılgınlaşırsınız, gücünüz gider. Sabredin. Şüphesiz Allah, sabredenlerle beraberdir. (Enfal Suresi, 46)

Bu yüzden Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri de İslam Birliği'nin bu devrin en büyük farz vazifesi olduğunu bildirmiştir:

Bu zamanın en büyük farz vazifesi İttihad-ı İslam (İslam Birliği)'dır. (Hutbe-i Şamiye, sf. 90)

Üstadımızın Müslümanlara gösterdiği yol kardeşlik, birlik, beraberliktir. Ayrılığın felaket getireceğini ise şöyle ifade etmiştir:

“Ey ehl-i îman! Zillet içinde (aşağılık içinde) esâret altına girmemek isterseniz, aklınızı başınıza alınız! İhtilâfınızdan (ayrılığınızdan) istifâde eden zâlimlere karşı “Mü’minler ancak kardeştirler” kal‘a-i kudsiyesi (kudsî kalesi) içine giriniz, tahassun ediniz (sığınınız). Yoksa, ne hayâtınızı muhâfaza ve ne de hukūkunuzu müdâfaa edebilirsiniz.” (22. Mektûb)

Birliği emreden Kuran ayetlerine, Peygamberimiz (sav)'in hadislerine, Bediüzzaman Hazretleri’nin sözlerine rağmen “ayrılıkta rahmet vardır” demek Müslümana yakışan bir tutum değildir.

Müslümanların yapması gereken, Allah'ın emri gereği var güçleriyle İslam Birliği için çalışmaktır.

 


A9TV Televizyonu Adnan Oktar Harun Yahya Sohbetler Belgeseller A9 TV Yeni Frekansımız: Türksat 3A Uydusu FREKANS: 12524 Dikey Batı Sembol Oranı: 22500


DEVAMINI GÖSTER

Benzer Eserler