Çok teşekkürler Haham Adlerstein. Güney Kaliforniya'da sizinle beraber olmak bizim için büyük bir onur ve mutluluk. Tüm bunların yanı sıra, çok güzel bir giriş oldu. Size özellikle sormak istiyorum; yaptığınız işten ve başarılarınızdan belirli örnekler verebilir misiniz? İnançlararası ve benzeri diyaloglardan ne gibi sonuçlar elde ettiniz?
Pekala, ben burada hoşgörü müzesinde oturuyorum; bir turistin Güney Kaliforniya'da kesinlikle görmesi gereken bir yer. Burası politik ve kültürel açıdan nötr bir nokta olarak bilinir, bu özelliği sayesinde farklı insanlar, farklı yaşantılara, farklı inançlara sahip bireyler burayı rahatça ziyaret ederler. Bu yapıyı, özellikle çatışma ve stres dönemlerinde insanları buraya çekmek için bir tür mıknatıs gibi kullanıyoruz. Diğer topluluklara çok fazla ulaşamadık, ama zaman zaman güzel ahlak aracıları olduk. Sanırım en sevdiğim anım İran sokak devrimi zamanlarındaydı, ki korkarım Amerika o zamanlar yapması gerekeni pek de yapmamıştı. Los Angeles'ın geniş çapta bir İranlı çalışan topluluğu bulunmakta, bu nedenle Google haritalar bir seferinde, buradan 1.6 km uzaklıktaki mahallenin adını Tehrangeles olarak değiştirmişti. Dolayısıyla, bu devrim sırasında birçok İranlı gruptan talep aldık. Eski usul cumhuriyetçiler, monarşistler, laik İranlılar, Müslüman İranlılar ve birkaç Yahudi İranlı da dahil olmak üzere her türden insan. Tüm bu gruplar, mesajlarını Amerikan halkına ulaştırmak istediler. Başvuracakları bir yolları da yoktu, geneli bunu nasıl yapacağını bilmiyordu. Biz de, bu olay ve İran halkı için Amerikan desteğini talep etme fikrinde birleşmiş olan, genelde birbirleriyle anlaşamayan tüm bu farklı grupların katılacağı bir basın toplantısı düzenlemiştik. Bu grupların hepsini buraya getirebilmemizi ve tüm televizyon kanallarının buraya gelmesini oldukça şaşırtıcı bulmuştum. Ortodoks bir haham, meslektaşım Haham Cooper, giydiği büyük bir kippa ile hiçbiri Yahudi olmayan bu gruplar arasında arabuluculuk yapıyordu. Bu, çoklu inanç derken neyi ifade etmek istediğimi gösteren bir örnekti. Aslında, ortada bir insanlık sorunu vardı, insanlar büyük beklentiler içindelerdi, takip eden günlerde yaşananların korkusu vardı ve uzun yıllarca edinilen Yahudi deneyimini diğerlerinin yararı için kullanabilmiştik. Dini olarak hemfikir olmayan bu insanlar bizimle de aynı fikirde değildi, ancak bunun bir önemi yoktu, insan unsuru daha önemliydi. Los Angeles sokaklarındaki çeteler arasında arabuluculuk yapma gibi güncel alanlarda da çalışmalar yürüttük, hem burada hem de New York'ta farklı topluluklara karşı duyarlı olmaları için itfaiyecilerin ve polislerin de katıldığı hoşgörü eğitimi programlarımız bulunmakta. Bir otorite altında çalışan işçi sınıfıyla halk arasındaki gerilim ancak karşılıklı anlayış arttıkça azaltılabilir. Bu konu üzerinde de çok çalışmalarda bulunduk. Özellikle Müslümanlara yardım etme konusunda, Culver City’deki büyük bir cami olan Kral Fahad Camii'ne düzenli olarak ziyaret etme ayrıcalığına sahibiz, ve uzun yıllardır arkadaşımız olan Mohammed Khan adında harika bir kişi ile yakından çalışıyoruz. Amerika'daki Yahudi tecrübelerini, küçük bir azınlığın nihayetinde bazı stereotipleri nasıl aştığını ve Amerikan kültüründe nasıl kabul görmeye başladığını öğrenmek isteyen Claremont Üniversitesi'nden gelen Müslüman lisans öğrencilerine dersler verdik. Amerika'daki Yahudilik deneyiminin o kadar da kolay bir şey olmadığını belirterek, derslere sadece bir Simon Wiesenthal Center üyesi olarak değil, Ortodoks bir Yahudi olarak katılabildiğimi söylemekten gurur duyuyorum. Bu insanlar için bir başarıydı, fakat bu süreçte Yahudilerin birçoğu Yahudiliklerinden vazgeçmek zorunda kaldılar. Böylece zamanla onlar da ruhlarını kaybettiler. Ortodoks bir Yahudi olarak, Müslümanların Allah'tan vazgeçmelerini görmek istemiyorum. İnanıyorum ki, her insan Allah ile bir tecrübe elde etme fırsatına sahip olmalıdır. İnsanların laikleştirilmesini istemiyorum. Özünde diğer insanlarla barışı ve uyumu benimseyen inançları ile Müslümanların, Hıristiyanların ve Yahudilerin uyum içinde yaşayabilecekleri bir yol olmalıdır çünkü hepsi Allah'ın kelamına gönülden bağlılar.