"Ve meleklere: "Adem’e secde edin" dedik. İblis hariç (hepsi) secde ettiler. O ise, diretti ve kibirlendi, (böylece) kafirlerden oldu." (Bakara Suresi, 34)
Allah kullarını kibirden, haksız yere büyüklenmekten, Allah'ın huzurunda aczini bilmemekten sakındırır. Kuran'daki birçok ayette enaniyetin Allah Katında sevilmeyen ve razı olunmayan kötü bir ahlak özelliği olduğu bildirilir.
Kibirli insanlar en çok kendilerini severler, bu nedenle de Allah için sevmenin manevi hazzını asla yaşayamazlar. Başkalarını sevmekte, karşılıksız sevgi göstermekte şiddetli bir şekilde zorlanırlar. Sevilmeyi, kendileriyle ilgilenilmesini isterler ancak bu isteklerinin temelinde yine enaniyetlerini beslemek, gururlarının okşanması gibi kibirden kaynaklanan büyüklük hisleri vardır. Sevmeyi veya sevgi göstermeyi ise bir nevi zayıflık olarak görürler. Kibir, sevme yeteneklerinin gelişmesini engeller. Çünkü bir insanı sevebilmek için o kişideki güzel yönleri görebilmek gerekir. Ancak kibirli insanlar bunları görmek istemezler. Başkalarının sahip olduğu güzellik, zeka, akıl ve güzel ahlaka dair özellikler onları rahatsız eder. Bu nedenle de genelde insanlarla aralarında hep sorunlar, geçimsizlikler yaşarlar. (Dinsizliğin Kabusu)
Ancak tüm bunlar enaniyetli insanların zannettiği gibi kendilerini yüceltmez aksine onlara maddi ve manevi ciddi kayıplar getirir. Örneğin Allah'ın insanlara verdiği önemli bir nimet olan sevgiyi gerektiği gibi yaşayamazlar. Kendilerindeki bu ahlaki bozukluğu değiştirmedikçe de ne gerektiği gibi sevebilirler ne de istedikleri gibi sevilirler.