Enaniyet, insanın Allah'ın karşısındaki aczini unutarak kibirlenmesi, büyüklenme hissine kapılmasıdır. Oysa insan çok aciz bir varlıktır. Var olmak ve varlığını devam ettirebilmek için Allah'a muhtaçtır. İnsanı yoktan var eden, ona ruh veren, barındıran, yediren, içiren, nefes aldıran ve saymakla bitiremeyeceğimiz kadar çok nimet bahşeden güç, alemlerin Rabbi olan Allah'tır. Bu gerçeğe rağmen insanın kendisini Allah'tan bağımsız bir varlık olarak görüp, sahip olduklarının kendinden kaynaklandığını sanması elbette çok büyük bir yanılgıdır. Gerçekte insanın enaniyet yapabileceği, kibirlenebileceği bir durumu yoktur. Çünkü Allah dilediği anda insana verdiği tüm özellikleri geri alabilir.
Bu nedenle ancak sahip olduklarını kendisine verenin Allah olduğunu, O'nun yardımı olmaksızın hiçbir şeye güç yetiremeyeceğini anlayan biri, Allah'ın yaratışındaki hikmeti görebilir ve aczini anlayarak tevazulu bir ahlaka sahip olabilir. "İnsanlardan öylesi vardır ki, Allah'ın rızasını ara(yıp kazan)mak amacıyla nefsini satın alır. Allah, kullarına karşı şefkatli olandır."(Bakara Suresi, 207) ayetiyle bildirildiği gibi insanın mutlaka enaniyetini bir kenara bırakıp Allah'ın rızasından yana tavır koyarak Allah'a yakınlaşması gerekir.(Allah Korkusu)