Belirli kesimlerdeki Atatürk karşıtlığını ortadan kaldıran, Atatürk’ün dindarlığını çok sayıda kitabıyla en etkili şekilde anlatan kişi Adnan Oktar’dır.
Türkiye’de neredeyse kimse Mehdiyeti anlatmaz ve gençlerin çoğu Mehdiyet nedir bilmezken Adnan Oktar’ın anlatımları sayesinde şu an ülkenin %70’i mehdiyete inanıyorum diyor.
Hıristiyanlar bile ümitsizliğe düşmüşken, Adnan Oktar Hz. İsa Mesih’in tekrar dünyaya döneceğini Kuran ayetleri ile anlattı. Hem İslam alemine hem Hristiyan ve Musevi alemine umut verdi, Allah inancının güçlenmesine vesile oldu.
İngiliz derin devletiyle ilgili 200 yıllık sessizliği Adnan Oktar bozdu. Kendisinin bu yapılanmayı tarifleri sonucunda 500’den fazla aydın konuyu gündeme getirdi. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan; Sn. Devlet Bahçeli, Yiğit Bulut ve Türkiye’nin önde gelen politikacıları, siyasileri ve gazetecileri defalarca açıklama yaptılar.
İngiliz Rumiliği, İngiliz Şiiliği gibi kavramları Adnan Oktar gündeme getirdi ve bunların arka planına dikkat çekti. İngiliz derin devletinin felsefesini her yönüyle açığa çıkarttı.
Bir insanın nasıl korunacağı konusunda Adnan Oktar en güzel örnek oldu. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Bediüzzaman’a, Şeyh Nazım Hazretleri’ne, Sayın Necmettin Erbakan’a ve Başbuğ Alparslan Türkeş’e sahip çıkma üslubu herkese örnek oldu.
Dindarlara bir saldırı olduğunda –görüşleri kendisinden farklı da olsa- Adnan Oktar onları hemen korudu.
Cemaatlerin şeffaflaşması bahanesiyle çıkıp dindarları hedef alanlar olduğunda sadece Adnan Oktar tüm dindarları korudu.
İslam, din, Kuran aleyhine bir haber, yazı, olay, etiket olduğunda anında fikri karşılığını veren sadece Adnan Oktar'dır.
Adnan Oktar homoseksüelliğin çok büyük bir ahlaksızlık olduğunu ve Kuran’da haram kılındığını anlatmadan önce bir çok çevre bu konuda sessizliğe bürünmüş, hatta homoseksüel renkler kullanmaya başlamıştı. Adnan Oktar’ın anlatımlarından sonra homoseksüelliğin Kuran’a göre haram olduğunu anlatmak konusunda özgüven oluştu.
PKK ile mücadele, Kıbrıs gibi hayati konularda bir çok insan teslimiyetçi bir üslup geliştirmişken, kararlı olmayı Türkiye’ye öğretti. PYD eşittir PKK mantığını Adnan Oktar gündeme getirdi ve önemle üzerinde durdu. Komünist Kürdistan Tehlikesi kitabını yazdı, tüm Türkiye’ye milyonlarca dağıtıldı. Türkiye çapında PKK ile mücadelenin önemi anlatan konferanslar düzenlendi. 2 uçakla Kıbrıs’a akademisyenler ve mehter takımı götürülerek Kıbrıs’ın Türkiye için önemini dünyaya gösteren konferanslar yapıldı.
Terörle mücadelede karamsar, teslimiyetçi bir üslup yaygınlaşmaya başlamışken şehitliğin sevinç vesilesi olduğunu Adnan Oktar anlattı. Şehitlerimizin tekbirlerle uğurlanması gerektiğini, şehitlerin ardından ağlanmayacağını, hepimizin şehit olmaya hazır olduğumuzu her gün ısrarla gündemde tuttu.
15 Temmuz’daki alçak darbe girişiminde, Adnan Oktar’ın gençliğe kazandırdığı şehitlik sevdası ve yiğitliğin ne kadar güçlü olduğu tüm dünya tarafından görüldü. Milletimiz kahramanlık destanı yazdı.
Karşısına çıkan sayısız engele rağmen her zaman en akılcı, samimi ve candan üslupla doğruyu anlatan ve haktan asla taviz vermeyen Adnan Oktar’dan Allah razı olsun.