Türkiye siyasi tarihine damgasını vuran Sayın Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Sinop Kadı Vekili Mehmet Sabri ile Kamer Hanım'ın oğlu olarak dünyaya geldi. Necmettin Erbakan Hocamız, anne tarafından seyyiddir.
İlk öğrenimine Kayseri'de başladı, İstanbul Erkek Lisesini birincilikle bitirdi.
Çok küçük yaşlarda namaza ve oruca başlayan Sayın Necmettin Erbakan Hocamız, daha sonraları İstanbul Fatih’teki İskenderpaşa Camii İmamı büyük İslam alimi Mehmet Zahit Kotku Hazretleri gibi devrin önemli ilim ve irfan ehlinden istifade etti, manevi olgunlaşma sürecinde bu büyük zatların terbiyesinde yetişti.
Erbakan Hocamız, üniversite öğrenimine ikinci sınıftan başladı. İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi'nden 1948 yılında birincilikle mezun oldu. Aynı yıl, aynı yerde Asistan oldu.Üniversite yıllarında okuldaki öğrencilerin namaz kılmaları için mescid açılması konusunda büyük gayret gösterdi ve açılan mescitte hem ibadetlerini yaptı, hem de ilmi ve dini sohbetler başlatarak manevi bir halka oluşturdu.
Erbakan Hocamız İslam'a hizmetle ilgili şu sözleri dile getirmiştir:
Kendimizi kurtarmak yetmez. Bir Müslüman olarak bütün insanlığı kurtarmakla mükellefiz. Huzur, barış, refah ve adalet dolu bir saadet dünyasını kurmakla yükümlüyüz.
Üniversite tarafından 1951'de gönderildiği Almanya'da üniversitelerde çeşitli araştırmalar yaptı. 27 yaşında, 1954'de İTÜ'de Doçent oldu. Yaptığı araştırmalar Alman ilim çevrelerinde büyük yankı uyandırdı, o tarihte Almanya'nın en büyük motor fabrikası olan Deutz firmasına davet edildi. Burada Leopard tanklarını geliştirme çalışmasında araştırma başmühendisi olarak görev aldı.
Bu görevinde de üstün başarı gösteren Merhum Necmettin Erbakan'a Alman yetkililer maaşını artırma teklifinde bulundular. Ancak o bu teklifi reddedip, milli sanayiyi başlatmak için Türkiye'ye dönmeyi tercih etti.
2. Dünya Savaşından sonra, Alman Üniversitelerinde ilk Türk bilim adamı olan Sayın Necmettin Erbakan, 1956-1963 arasında Türkiye'de ilk yerli motoru üretecek olan Gümüş Motor'u kurdu ve Motor üretimini gerçekleştirdi.
1965'te Profesör unvanı aldı.
1967'de TOBB Genel Sekreterliği'ne seçildi. Aynı yıl merhum Nermin Erbakan'la evlendi.
1967 yılında başlattığı Milli görüş hareketini, Merhum Erbakan Hocamız şu sözlerle tarif etmektedir:
"Milli Görüş demek, bizim milletimizin kendi görüşü demektir. Sultan Fatih'in İstanbul'u fethederken kalbindeki inanç ne ise, Milli Görüş odur. Bizim milletimiz bin yıl Milli Görüş ile dünyaya hakim oldu. Bugün de bütün dertlerimizin ilacı Milli Görüş'tedir."
Siyasi hayatına 1969 yılında Konya'dan bağımsız aday olarak başlayan Sayın Necmettin Erbakan, iki milletvekili seçtirecek oy alarak milletvekili seçildi.
1970 yılında Milli Nizam Partisi'ni kurdu, ancak parti kısa bir süre sonra Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı.
11 Ekim 1973 tarihinde Milli Nizam Partisi kadrosuyla Milli Selamet Partisi'ni kurdu. 1974-1978 döneminde üç ayrı koalisyon hükümetinde başbakan yardımcılığı yaptı. 1973 seçimlerinde Milli Selamet Partisi 48 milletvekili çıkardı.
Bu dönemdeBaşbakan Vekili olan Sayın Necmettin Erbakan Hocamız, Kıbrıs Harekâtının yapılmasını savundu, harekattan sonra ise adanın tamamının ele geçirilmesini savundu. Genel Kurmay Başkanı rahmetli Semih Sancar'a şu teklifte bulundu:
"Çıkartma önümüzdeki cuma günü sabahı başlasın. Nasıl olsa İngilizler taleplerimizi reddedecekler, biz beyhude vakit kaybetmeyelim, cuma sabahı mübarek sabahtır."
Genel Kurmay Başkanı rahmetli Semih Sancarda Sayın Erbakan Hocamıza şu şekilde cevap verdi:
"Allah sizden razı olsun. 13 senedir haysiyeti Makarios tarafından rencide edilen bir ordunun kumandanıyım.Bu günleri de Allah bize gösterdi.
12 Eylül'de bir süre İzmir Uzunada'da gözaltında tutuldu. 15 Ekim 1980'de 21 MSP yöneticisiyle birlikte tutuklandı. 24 Temmuz 1981'de serbest bırakıldı ve beraat etti.
19 Temmuz 1983'te kurulan Refah Partisi'ne daha sonra genel başkan seçildi. 1991 seçimlerinde Konya'dan milletvekili oldu.
Refah Partisi 1995 seçimlerinde 158 milletvekili ile birinci parti oldu. DYP-ANAP koalisyonu başarısız olunca DYP ile kurduğu REFAHYOL hükümetinde 28 Haziran 1996'da başbakan olarak göreve başladı. ...
Tüm hayatını İslam ahlakının yayılması, Türk-İslam Birliğinin kurulması ve Müslümanların birlik olmaları için büyük bir fikri mücadeleyle geçiren kıymetli dava insanı, Merhum Necmettin Erbakan Hocamız’ın kurduğu
Refah Partisi 1995 seçimlerinde 158 milletvekili ile birinci parti oldu.
Sayın Necmettin Erbakan DYP ile kurduğu REFAHYOL hükümetinde 28 Haziran 1996'da başbakan olarak göreve başladı.
Onun amacı başta Türkiye olmak üzere tüm dünyayı kaplayan adil bir düzenin kurulması ve tüm insanların barış, huzur, bereket dolu bir hayat sürmeleriydi. Sayın Necmettin Erbakan Hocamızın liderliğini yaptığı Adil Düzenin temel ilkeleri şunlardır:
1-YERYÜZÜNDE SAVAŞ DEĞİL BARIŞ
2-GERGİNLİK DEĞİL DİYALOG
3-SÖMÜRÜ DEĞİL İŞBİRLİĞİ
4-ÇİFTE STANDART DEĞİL ADALET
5-KİBİR-TEKEBBÜR DEĞİL EŞİTLİK
6-BİR ARADA HAKKA RİAYET EDEREK YAŞAMAK
Merhum Erbakan Hocamız, Türk ekonomisini, 6 ay gibi kısa bir süre içerisinde düzeltti, Türkiye'yi ekonomik krizlerden kurtardı, milli kaynaklardan devlete 30 milyar doların üzerinde kaynak sağladı.
Yaptığı çeşitli reformlar arasında, Müslüman ülkelerden 8 tanesini,Bangladeş, Mısır, Endonezya, İran, Malezya, Nijerya, Pakistan, Türkiye'yi biraya getiren D8 oluşumu vardır.
Prof. Dr. Necmettin Erbakan Türk-İslam birliğinin oluşması için hayatı boyunca hiç yılmadan çalıştı. Konuşmalarında bu birliği kurmanın ne kadar önemli ve aciliyetli olduğunu her zaman vurguladı. D8 onun için Türk-İslam birliğinin bir ön aşamasıydı. Bu konuyla ilgili sözlerinden bazıları şu şekildedir:
“İlmi tespitler ve tarihi gerçekler, insanlığın kurtuluşu için tek çarenin İslam dini olduğunu gösteriyor. Tek millet olan ırkçı emperyalizme karşı, İSLAM ÜMMETİ BİRLİK OLMALIDIR.”
"Müslümanlıkta birlik vardır… Biz değil Türkiye’yi bölmeyi, İSLAM BİRLİĞİNİ KURMAKTAN SÖZ EDİYORUZ."
"MÜSLÜMAN TOPLUMLARIN BATILI TOPLUMLAR KARŞISINDA ÖZGÜR, EŞİT VE BAĞIMSIZ OLABİLMELERİ, YER ALTI VE YER ÜSTÜ SERVETLERİNİ SÖMÜRÜDEN KORUYUP REFAH VE KALKINMALARINI GERÇEKLEŞTİRMELERİ ANCAK İSLAM BİRLİĞİ İLE MÜMKÜNDÜR."
"Manevi huzur olmadan maddi huzuru bulmak mümkün değildir. Peygamber Efendimiz sadece İslam alemi için değil bütün insanlık için bir kurtuluş müjdesidir. ADALETLE YÖNETİLEN, BARIŞ VE HUZUR DOLU BİR DÜNYA, ANCAK O'NUN GETİRDİĞİ İLAHİ PRENSİPLER ÜZERİNE İNŞA EDİLEBİLİR."
Sayın Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamız konuşmalarında Darwinizm ve materyalizm tehlikesinin de üzerinde durmuş, dünya üzerindeki zulmün, savaşların ve adaletsizliğin en önemli dayanağının bu tehlikeli felsefeler olduğunu vurgulamıştır:
"TOTALİTER REJİMLERDEKİ TÜM BASKILAR, MATERYALİZMİN VE DARWİNİZM FELSEFESİNİN BİR SONUCUDUR. Bu yüzdendir ki bütün totaliter rejimlerde diktatörler hep bu yanlış zihniyetin etkisi altında kalmış, bu zihniyetin egemen olması için gayret göstermiş, materyalizme saparak maneviyatı yok etmeye çalışmıştır.
Ama bu asrın sonunda meydana gelen ilmi gelişmeler, DARWİNİZM VE MATERYALİZMİN ARTIK GEÇERLİ OLAMAYACAĞINI ORTAYA KOYARKEN, DİĞER YANDAN İNSANLIĞIN YAŞADIĞI ZULÜMLER ESASEN TEMELİ DÜŞMANLIK VE SAVAŞ OLAN MATERYALİZMİN İTİBARINI ORTADAN KALDIRMIŞ, TEMELİ ŞEFKAT, SEVGİ KARDEŞLİK, HUZUR VE KISACA BARIŞ OLAN MANEVİYATÇILIĞI ÖN PLANA ÇIKARMIŞTIR."
Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamız, 2001 yılında Recai Kutan başkanlığındaki Saadet Partisi'ni kurdu. 17 Ekim 2010'da tekrar kendi kurduğu Saadet Partisi'nin genel başkanlığına geldi.
Mücahit Necmettin Erbakan Hocamıza Allah'tan rahmet diliyoruz.Mekanı cennet olsun inşaAllah.