“İstanbul’da bir Veyilluah var. Boğaz’da, sen onu bilmezsin. Bir tek Peygamber Aleyhisselam’dan doğrudan emir alan, Evliyadan büyük bir zat burada bulunuyor. O, İstanbul’da emanetleri gözeten zattir. Yedi düvelin kuvveti gelse onlarin çemberini kirip ta içeriye adim atacak kuvvet yoktur. Bu emanet Hazret-i Mehdi’nindir. Kim çalacak? Kim yaklaşa bilir oraya? Yaklaşan bir kişi yanar, onun alevi görünür. Vaktin sahibi, tevhid sancağini açip tamamiyla zulmü ortadan kaldirincaya kadar bu insanlar arasindaki ihtilaflar devam edecektir. Hakk sahibinin hakkini, herkesin hakkini ve hukukunu adaletle taksim ettiği vakit; ihtilaf,kavga, ikilik,üçlük bitecektir. Şimdi herkes kendi yaninda haklidir”.