PKK’YA ÇÖZÜM EĞİTİM SİSTEMİNDE

Çarlık sistemi Rusya’da hakim ve güçlü bir yapı iken, Lenin ve yanındaki birkaç destekçisinin savunduğu Marksist zihniyet ciddi bir tehdit olarak görülmemişti. Fakat bu zihniyet, beklenmedik bir anda çarlık sistemini yıkacak, tüm Rusya’ya komünizmi hakim edecek ve milyonlarca kişinin canına mal olacak şekilde güçlendi. Bunun en büyük sebebi, Lenin ve destekçilerinin, sapkın da olsa bir inanca, feslefeye sahip olmaları, Çarlık Rusya’sının ise, sayıca çok kişi tarafından desteklenmesine rağmen herhangi bir ideolojisinin olmayışıydı.

Komünist-anarşist PKK’nın da faaliyetlerine küçük bir dergi çıkararak başladıklarını hatırlayalım. Marksist Leninist Stalinist ideoloji ile ortaya çıkan ve ilk eylemini Kürtleri katlederek gerçekleştiren PKK, şu anda bir çok derin Batı devleti tarafından desteklenir konuma gelmiş ve Güneydoğu’da alan hakimiyeti sağlamıştır. Bunun tek sebebi ise örgütün, sapkın da olsa, bir inanca ve ideolojiye sahip olması ve bu ideoloji için savaşmasıdır.

Milletimizin kitleler halinde, Türk bayrakları ile teröre karşı birlik gösterilerinde bulunması güzeldir. Fakat Türkiye’de felsefi ve ideolojik mücadele olmadığı müddetçe, PKK gibi örgütler bu kitle hareketlerinden etkilenmeyeceklerdir. Çünkü Marksizm zaten daima çoğunluğa meydan okumuştur. Dolayısıyla karşılarındaki sayıca fazla olan topluluk, Marksist teröristleri caydırmaz.

PKK’yı caydırmak, zihinlerindeki yanlış inancı külliyen yok etmekle bu da ancak karşı fikri, ideolojik bir çalışma ile mümkündür. Marksizm’in ideolojik kökeni, tümüyle bir aldatmaca olan Darwinizm’dir. Darwinizm’in ise, bilimsel delillerle çökertilmesi oldukça kolaydır. Fakat ne acıdır ki, ülkemizin okullarında Darwinizm, adeta bir gerçekmiş gibi okutulmakta ve PKK’nın dağda aldığı eğitimin altyapısı gençlere okullarda almaktadır. PKK işte bu nedenle savunduğu sapkın felsefeden şüphe etmemekte, kendi savunduğu felsefenin okullarda, neredeyse her derste bilimsel bir gerçekmiş gibi okutulduğunu görmektedir. Bu dehşet verici durum, PKK’nın ideolojisini yok edecek bir gençlik yetiştirmek bir yana, aksine onlara destekçi sunmaktadır.

Şu konuya dikkat verilmelidir. Türkiye çok zor bir dönemden geçmekte, teröre karşı hayati bir mücadele vermektedir. Terörün bu kadar güçlenmesinin başlıca sebebi, derslerde “atamız mikrop” denmesi, canlıların yaratılışının tesadüflerle olduğunun iddia edilmesidir. Yani açıkça “Allah yok” denmekte ve Allah’a meydan okunmaktadır (Allah’ı tenzih ederiz). Bu yanlış eğitim devam ettiği müddetçe Allah ülkemizin üzerindeki bu büyük belayı kaldırmayabilir. Okullarda evrim bir genel kültür olarak öğretilmeye devam edebilir ama mutlaka bilimsel deliller ile buna cevap da verilmelidir. Öğrenciler, evrimin bir safsata olduğunu, hiçbir yönlendirme olmaksızın, sadece fosillere ve diğer bilimsel delillere bakarak anlayabilmelidirler.

Evrime bilimsel cevap verme yeteneğine sahip olmadığı için alttan alta evrime teslim olmuş veya “evrim kalmış mı ki?” diyerek bir kenara çekilmiş kişiler bu bilimsel mücadeleyi gerçekleştiremezler. Bunun için, söz konusu bilimsel mücadeleyi hakkıyla yapacak kişilerin devrede olması gereklidir.

Okul müfredatlarında yapılacak değişiklik ile birlikte TRT’nin ve devletin tüm yayın organlarının da devreye girmesi ve bu bilimsel çalışma için tüm imkanların seferber edilmesi beklenmektedir. Gençlerimiz ancak ve ancak, Darwinist materyalist Marksist ideolojiye bilimsel olarak cevap verebildikleri, milli ve manevi değerleri güçlü şekilde yetiştirildikleri zaman PKK’nın ideolojisine fikren karşı koyabilirler. PKK da, ancak ve ancak ideolojisi çürütüldüğü takdirde sona erecektir.