Allah korkusu; derin bir iman alameti

Allah’ın rızasını ve rahmetini kaybetmekten çekinmedir, ve gösterilen samimiyettir, saygıdır, Allah korkusu …

Müminleri ruhen zenginleştiren, cennete layık bir duyarlılığa eriştiren, son derece hikmetlerle donatılmış asil bir duygudur; ebedi mutluluğun anahtarıdır. İnananların önemli vasıflarından biri olan Allah korkusunun nasıl olması gerektiği, Kuran’ı Kerim’de detaylı olarak anlatılmışdır.

Öyleyse güç yetirebildiğiniz kadar Allah’tan korkup-sakının. (Teğabun Suresi,16)

Ey iman edenler, Allah’tan korkun. Her kes yarın için neyi takdim ettiğine baksın. Allah’tan korkun. Hiç şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.  (Haşr Suresi,18)

Bazı kimseler ise Allah’ı sevmekte ancak  O’nun emirlerini dinleyecek kadar korkmamaktadırlar. Bu kimseler Allah’ın rahmetinden ve Peygamberimiz Efendimizin (s.a.v) şefaatinden başka kurtaracak yoktur.

ASLA ÜMİTSİZLİĞE DÜŞMEMEK

Kişi, içinde bulunduğu durum her ne olursa olsun ümidini kaybetmeden samimi bir şekilde tövbe ve dua etmelidir.

….Rablerine korku ve umutla dua ederler…(Secde Suresi 16)

...Allah’ın rahmetinden umut kesmeyin. Çünki kafirler topluluğundan başkası Allah’ın rahmetinden umut kesmez. (Yusuf Suresi, 87)

ŞEYTANIN SİNSİ PLANI

Bizi değerli kılan duamızın, Rahman olan Allah tarafından Kabul edileceği ümidi, bizi asla gevşetmemeli, aksine kararlılığımızı ve samimiyetimizi perçinlemelidir.

Ey insanlar! Şüphe yok ki Allah’ın vaadi haktır. Artık size bu dünya hayatı aldatmasın ve şeytan da size Allah ile (Allahın adını kullanarak) aldatmasın.  (Fatır Suresi,5)

Şeytanın , Allah’ın adı ile bizi aldatmasından daha kötüsü, haşa, kendimizin Allah’ın rahmetine pek de ihtiyaç duymayacağımız yanılgısıdr. Halbuki sadece Peygamberler günahsızdır.

…Şüphesiz Allah’ın vadi haktır. Artık dünya hayatı size aldatmaya sürüklemesin ve aldatıcı(lar)  da size Allah ile aldatmasın.  (Lokman Suresi,33)

Allah elçilerinin, uyarmasını ve hatırlatmasını göz ardı eden bazı kimseler, gerçekte Allah’ın kudretini hakkıyla takdir edememektedirler. Hatta, Allah korkusu eksik bazı cahil kimseler din ile ilgili espiri, şaka yapabilmektedir. Ancak bu kişiler, ahirette büyük bir şaşkınlık ve hüsrana uğrayacaktır.

…İşte, inkar etmeleri, ayetlerimi ve elçilerimi alay konusu edinmelerinden dolayı onların cezası cehennemdir.  (Kehf Suresi,106) 

Kişinin (yana yakıla) şöyle diyeceği (gün):

Allah yanında (kullukta) yaptığım kusurlardan dolayı yazıklar olsun (bana ) doğrusu ben, (Allah’ın diniyle) alay edenlerdendim.  (Zümer Suresi,56)   

Allaha kul olmakta kibirlenen bir  kısım insanlar, aslında ömürleri boyunca binlerce insanı razı etmeye çalıştıklarını düşünmemektedirler. Gerçekteyse kişi; amirinden, eşinden, ebeveynlerinden daha fazla olarak, hesap gününün sahibi Yüce Allahtan korkmalıdır.

…Öyleyse insanlardan korkmayın, benden korkun ve ayetlerimi az bir değere karşılık satmayın. Kim Allah’ın indirdiğiyle hükmetmezse, işte onlar, kafir olanlardır. (Maide Suresi,44)    

Allah korkusu, insanda hatalarda ısrarlı olmamayı  , ibret almayı, düşünmeyi ve başka hiçbirşeyden korkmamayı sağlar. Allah korkusu kuvvetli bir iman ile mümkündür.Kuvvetli bir iman, ancak Yüce Allahın gücünü ve kudretini takdir edebilecek şekilde, Onu tanımak ile olur. Allahı tanımaksa, Onun sıfatlarını ve yarattıklarını her an düşünmekle mümkün olur. Bu eşsiz sanat karşısında, mümin, yoktan var eden Allahın ne büyük ve güçlü olduğunu anlar. Ve kuluna şah damarından daha yakın olan Allahın rızasına ters düşen bir tavır ya da konuşmanın karşılıksız kalmayacağını bilir ve öyle davranır. Mümin, Kuran Kerimdeki cehennem ayetleri diğer insanları ilgilendiriyor, beni değil, demez. Allah müminin bu güzel davranışına ve samimiyetine karşılık, rahmeti rızası ve cennetiyle ödüllendirir.

Rablerinden korkup-sakınanlar da, cennete bölük bölük sevkedildiler. Sonunda oraya geldikleri zaman, kapıları açıldı ve onlara (cennetin) bekçileri dedi ki:” Selam üzerinizde olsun, hoş ve temiz geldiniz. Ebedi kalıcılar olarak ona girin….(Onlar da) Dediler ki: Bize olan vadinde sadık kalan ve bizi buy ere mirasçı kılan Allaha hamd olsun ki, cennetten dilediğimiz yerde konaklayabiliriz”. (Salih) Amallerde bulunanların ecri ne güzeldir. (Zümer Suresi,73-74)