Sayılarla Mikro Dünya

Sayılarla Mikro Dünya

Astronomi çok büyük sayılarla ve hacimlerle ilgilenen bir bilim dalı olarak bilinir. Mikro varlıkların, gözle görülmeyen dünyası da bir o kadar büyük sayılara ve insanı hayrete düşüren boyutlara sahiptir.

Gördüğümüz dünyanın içerisinde, hesap makinelerine sığmayan rakamlarla ölçülen görünmez bir dünya daha var. Bu sayıların neler olduğunu merak ediyor musunuz? İşte herkesi hayrete düşüren rakamlar...

Dünyada yaklaşık 1031 kadar virüs bulunuyor ve bu virüslerin her birini uç uca eklersek, dünyadan 100 milyon ışık yılı uzaklığa ulaşıyorlar. 100 milyon ışık yılı ne kadar büyük derseniz, içerisine 200 trilyon yıldız sığıyor. Sadece bizim galaksimizde 200 milyar yıldız olduğunu düşünürsek, burada binlerce galaksi bulunuyor.

 

Sadece bu kadar da değil, okyanuslarda bulunan bakteriler (13x1028) evrende bulunan yıldızlardan (1024) 100 milyon kat fazla.

 

Bir çay kaşığının içerisine 1x109 mikroorganizma sığıyor. Bu sayı Afrika’da yaşayan insanların neredeyse toplamına eşit. Yer yüzünde bilinen en büyük mantar kitlesi Amerika’nın Oregon bölgesinde, 9.7km2 lik bir alanı kaplıyor.

 

Sadece dünyada değil, kendi vücudumuzda da çok sayıda mikroorganizma bulunuyor. Vücudumuz 100 trilyon hücreden oluşuyor, bunun 10 katı kadar bakteri de vücudumuzun çeşitli yerlerinde yaşıyor. İçimizdeki evrende yaşayan bu canlıların çoğu aslında zarar vermek için değil, bizim hayatta kalmamıza vesile olmak için orada bulunuyorlar.

Yetişkin bir kişinin ağzının içinde, dilinde, diş köklerinde ve akciğerlerinde 700 farklı bakteri türü bulunur. Mide çok güçlü asit içermesine rağmen içerisinde 25 farklı bakteri türü hayatta kalabilir. Deride 1000, üreme sisteminde 60, sindirim kanalında ise 500 ile 1000 arası farklı bakteri türü bulunabilir.  Ellerimizde de milyonlarca bakteri taşırız.

İnsanlar doğduğunda vücudunda hiç mikrop bulunmaz ve savunma sistemleri de gelişmemiştir. İnsanı koruyan ilk savunma silahları anne sütünden alınır. Ancak burada bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Savunmasız bebeğe anne sütünden sadece faydalı bakterilerin geçmesi gerekir. Allah öyle mükemmel bir sistem yaratmıştır ki anne sütünden zararlı bakteriler  süzülerek  sadece yararlı bakteriler bebeğe ulaşır. Anne sütü ile savunma silahları olmayan bebeğe annenin vücudunda üretilen antikorlar da aktarılır.

Böylece  bebeğin hayatta kalmasını sağlayan ilk savunma hattı Allah’ın rahmetiyle oluşur. Yaşam için çok değerli olan ve dostumuz olan bakteriler, her an tehlikeli hale geçebileceği için onlara karşı vücut her an tetiktedir ve onları kontrol altında tutar.

Şimdi izleyeceğimiz elektron mikroskobuyla çekilmiş görüntülerde, bir akyuvarın vücut içindeki bakterileri yakalamaya çalışmasına tanık olacağız.

 

Son derece etkileyici değil mi? Akyuvar düşmanını biliyor ve hedefine kilitlenmiş….. Adeta görüyor gibi şuurlu ve görevini eksiksiz yerine getiriyor. Tüm bunlar Rabbimiz’in içimizde, göremediğimiz her yerde ne kadar olağanüstü sistemler yarattığının birer delili….