DENİZİN GÖZ KAMAŞTIRICI MÜCEVHERLERİ: İNCİLER

Etrafımız Allah’ın yarattığı ihtişamlı ve kusursuz yaratılış delilleri ile çevrilidir.  Biraz incelediğimizde doğadaki her detayda hayret verici özelliklerle karşılaşırız. Her detay, zevk duyacağımız ve lezzet alacağımız güzeliklerle yaratılmıştır. Allah bizler için yeryüzünde hoşumuza giden birçok süs eşyası da yaratmıştır. Bu süs eşyalarından biri de incilerdir.

İnci değerli süs eşyaları arasında bir canlı tarafından üretilen tek mücevherdir.

Yeryüzünün bu göz kamaştırıcı mücevherleri, deniz ve okyanuslarda yaşayan yumuşakça adı verilen canlıların içlerinde oluşur. Bu yumuşakçaların en başında ise istiridyeler gelir. Deniz yumuşakçaları iklim olarak ılıman ve sıcak bölgelerde yaşar ve içlerinde oluşan incinin bulunması da oldukça zordur. İnciyi değerli kılan da işte bu zorluktur. Oldukça nadir rastlanan inci çoğunlukla sedef rengindedir ve yaklaşık olarak %90’dan fazlası Kalsiyum Karbonattan oluşur.

İncilerin oluşum aşamaları hayranlık uyandırıcıdır. İncinin meydana geldiği istiridyelerin dış yüzeyinde sert ve dirençli bir kabuk bulunur. İstiridyenin hayatı işte bu sert kabuğun içinde geçer. Kabukların açılması son derece zordur. Yüksek dirençli bu kabukların, kalsiyum karbonat esaslı olan bileşimleri birçok düşman için de oldukça caydırıcıdır. Kalsiyum karbonat maddesi aynı zamanda istiridyenin inciyi oluşturmasında da önemli rol oynar.

İstiridyeler içlerine kum, çakıl veya zarar verecek parazit organizmalar girdiğinde bundan rahatsız olurlar. Bu gibi durumlarda bir korunma yöntemi olarak bu davetsiz misafirleri izole ederler. İzole etmek için uyguladıkları kaplama işlemi incinin oluşumundaki ilk aşamadır. İstiridyenin içine giren bu yabancı madde ve organizmalar incilerin oluşması için bir çekirdek görevi görür. Yıllar boyunca bu çekirdek maddenin üstü, sedefimsi bir maddenin üst üste gelmesiyle kaplanır ve mükemmel güzellikteki inciler meydana gelir.

Tabii burada ilk olarak istiridyenin içindeki bu sedefimsi maddenin nasıl oluştuğu sorusu geliyor aklımıza. İstiridyenin iç derisindeki katmanlar sedefi oluşturan iki ana maddeyi içerir.  Katmanlardan birinde inciyi meydana getiren ve yarı şeffaf özelliğiyle inciye parlaklık kazandıran, kalsiyum karbonat içerikli "aragonit" minerali bulunur. Diğer katman incideki bu aragonit maddesini bir arada tutacak olan yapıştırıcı özelliği bulunan "konşiyolin" maddesini içerir.  Bu iki maddenin, beyni bile olmayan, sadece küçük bir et parçası diyebileceğimiz istiridye tarafından üretiliyor olması, sonra bunların bir araya gelip bir toz tanesini ya da bir mikroorganizmayı kaplayarak inci gibi bir güzelliği oluşturması elbette ki üzerinde düşünülmesi gereken bir durumdur. Allah’ın istiridyelere kendini koruma amaçlı üretmesini ilham ettiği inciler, insanlar için estetik ve çok değerli bir süs olarak yaratılmaktadır.

Allah, Fatır Suresi’nde insanların denizlerden takmak için süs eşyalarını çıkardığımızı bildirmiştir.  Rahman Suresi'ndeki "İkisinden de inci ve mercan çıkar. " (Rahman Suresi, 22) ayetiyle de yine incilere dikkat çekmiştir.

Allah birçok ayette cennetteki değerli ve nadir güzellikleri inci kelimesiyle nitelendirmiştir. Dünyanın bir güzelliği olan İnciler, cennette de müminlere süs olarak sunulacaktır.

Hiç şüphesiz Allah, iman edenleri ve salih amellerde bulunanları altından ırmaklar akan cennetlere sokar, orada altından bileziklerle ve incilerle süslenirler; oradaki elbiseleri ipek(ten)tir. (Hac Suresi, 23)

Kendileri için (hizmet eden) civanlar, etrafında dönüp dolaşırlar; sanki (her biri) 'sedefte saklı inci gibi tertemiz, pırıl pırıl.' (Tur Suresi, 24)