100 milyon yıllık beraberlik: Termit ve protozoanın ortak yaşamı

Fosil kayıtlarında da simbiyotik yaşamın çok eski tarihli örneklerine rastlamak mümkün. Örneğin termitler ile tek hücreli canlılar olan protozoanın yüz milyon yıl önce ortak yaşam sürdükleri fosil kayıtlarında tesbit edilmiştir.

 

Amber içindeki bu termit yüz milyon yıl yaşında. Myanmar'ın tropik ve nemli bir ormanında muhtemelen bir kuş tarafından saldırıya uğradığı için yara almış ve ardından daha sonra ambere dönüşecek yapışkan bitki özsuyunun içine düşmüş. Yara aldığında iç organlarında yaşayan tek hücreli canlılar olan protozoa dökülmüş. Böylece biyologlar çok açık bir şekilde protozoa ve termitin yüz milyon yıl önce de ortak yaşadığını tesbit edebilmişler.

 

Termitler ölü ağaçlardan elde ettikleri selülozla beslenirler. Ancak selülozu kendi başlarına sindiremezler. Bu besinleri sindirebilmek için bağırsaklarında yaşayan protozoa ismindeki tek hücreli canlılara bağımlıdırlar. Selülozu ancak protozoanın salgıladığı enzimlerle sindirebilirler. Protozoa da bunun karşılığında termitin bedeninde yaşayarak ihtiyaçları olan besinleri ve korunaklı ortamı elde ederler. Eğer tek hücreli canlılar termitlerin sindirim sisteminde olmasaydı termitler yedikleri besinleri sindiremedikleri için 15-20 gün içinde ölürlerdi. Aynı durum protozoa için de geçerlidir. Onların da yaşamak için termitlerin bedenine ihtiyaçları vardır. Allah bu minik canlıları birbirleriyle müthiş uyumlu sistemlerle yaratmıştır.

 

Oregon Devlet Üniversitesi'nden evrimci araştırmacı George Poinar bu ilişkiyi şöyle yorumlamıştır:

 

“Termitler ve protozoa arasında çok yakın bir ilişki var ve açıkça görülen değerinden dolayı çok uzun zamandır bu şekilde sabit. 100 milyon yıldır bu ortak yaşam örneğinin devam ediyor olduğunu görmek çok heyecan verici.”