Sayın Adnan Oktar’ın A9TV’deki 3 Şubat 2018 tarihli canlı yayınından.
VTR: Bağnazlar neden kaliteli olmamızı istemiyor?
ADNAN OKTAR: Yakışıklım, o bir dert. Şeytanın amacı dünyayı cehenneme çevirmektir. Mümin cennete çevirmeye gayret eder şeytan da cehenneme. Dikkat ederseniz insanların birbirine sevgisi konusunda şeytan bir hayli yol almış durumda. O ondan nefret ediyor o ondan nefret ediyor. Birbirini seven insanlar, gruplar hemen hemen parmakla sayılır. Halbuki bu vatanın evlatlarıyız. Gayet güzel herkes birbirinin fikrine saygılı olarak sevgi içinde yaşayabilir. İnternete baktığımızda hiç kimsenin hiç kimseyi sevmediğini görüyoruz. Binde birçok nadirdir sevgi sözü kullanan, birbirini takdir eden hemen hemen yok gibi bir şey. Akıl almaz bir nefret üslubu, akıl almaz bir kin üslubu. Bu şeytanın, deccaliyetin dünyadaki son atağının meydana getirdiği bir felaket. Şimdi bu pisliği temizlemeye çalışıyoruz. Bütün gücümüzle bunu temizleyeceğiz. Belki 2-3 yıl alacak, 3-4 yıl da alabilir ama bu pisliği temizleyeceğiz. Estetiği istemez, kaliteyi istemez. Mesela bak bize duydukları öfkenin nedeni kalitedir, kaliteli olmanız. Yoksa böyle döküntü adamlar olsa, burada kalitesiz bir ortam olsa, kalitesiz bir ortamda toplanılsa, bayanlar bakımsız, erkekler bakımsız olsa adamın hiç umurunda bile olmaz sen ne yapıyorsan yap, ister oyna ister dans et kimse karışmaz. Ama o kalite akıl almaz bir haset ve akıl almaz kin meydana getiriyor. Bende yok niye onda var mantığı. Dolayısıyla onun tahrip olmasını ister. Mesela diyor “tutuklansın, yıkılsın, yakılsın, ezilsin, berhava edilsin, imha olsun, mallarına el konsun” en biçimsiz, en çirkin, en nefret dolu, en kin dolu üslupla bir atak içinde oluyorlar. Ama sevgisizliğin diz boyu olduğunu görüyoruz. Ona bağlı olarak da merhametsizlik var. Adamlar hayvanlara saldırıyor, bitkilere saldırıyor, insanlara saldırıyor, kadınlara saldırıyor, çocuklara saldırıyor, çocukları öldürüyorlar, kadınları öldürüyorlar, dövüyorlar sövüyorlar. Yani kin ve nefreti ön plana almış durumdalar. Ağızlarından nefret kusuyorlar adeta kin kusuyorlar lağım gibi ağızları. Akıl almaz bir nefret politikası var. Bunu sürekli pozitif elektrikle, pozitif izahlarla, sevgiyle sürekli tamir edip düzeltip sevgiyi doğruyu iyiyi güzeli kendimize yaklaştırmaya ve insanlara yaklaştırmaya azami gayret gösteriyoruz ve çok da başarılı oluyoruz.