Hz. Ayşe (ra), Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'in değerli hanımı ve ilk İslam halifesi Hz. Ebu Bekir (ra)'ın kızıdır.Peygamber Efendimiz (sav)’in hanımı olduğu için "ümmü'l-müminin" ve Hz. Ebubekir (ra)'ın kızı olduğundan "es-Sıddıka" ünvanlarıyla anılan Hz. Aişe (ra), 614 yılında Mekke'de doğdu. Allah'ın nasip ettiği aklı, kuvvetli imanı, hikmetli konuşması, Kur'an-ı Kerim'i ve Peygamber Efendimiz (sav)'i en iyi şekilde anlamaya çalışması gibi vasıfları ile tüm müminlere örnek olmuş bir Müslümandır.
ADNAN OKTAR:Hz. Ayşe (r.a.) annemiz müthiş güzeldi ve müthiş zekiydi. Çok yamandır Hz. Ayşe (r.a.), Hafsa (r.a.) annemiz de öyle. Muhteşem insanlardı. Hep hadisler onların kanalıyla gelmiştir, birçok hadisler, rivayetler. İslam’ı mükemmel yaşayan annelerimizdi. Peygamberimiz (s.a.v.) de hepsine aşıktı. Onlar da Peygamberimiz (s.a.v)’e aşıktı. İkisi de Allah’ın tecellisi. Allah gani gani helal etsin. Helal olsun ona. Helal olsun. MaşaAllah. ( Adnan Oktar'ın HarunYahya.TV'deki canlı röportajı (11 Ağustos 2010))
Hz. Ayşe (ra)'nin Ahlakı
Hz. Ayşe (ra) küçük yaşlarda ilk İslam halifesi olan babası Hz. Ebu Bekir'in yanında eğitim görmüştür. Peygamber Efendimiz (sav) ile evlenmesi ahlaki ve ilmi yönden daha da gelişmesine, olgunlaşmasına ve derinleşmesine vesile olmuştur. Çok küçük yaşta Müslüman olan Hz. Ayşe validemiz (ra) mütevazı, kanaatkar, kibirden tamamen uzak ve cömert ahlakıyla ve hiç kimsenin aleyhinde konuşmayarak tüm Müslümanlara hikmetli bir örnek teşkil etmiştir. Samimi imanı ve ihlasından dolayı onun için asıl önemli olan Allah'ın rızasına uygun hareket edebilmek olmuştur.
Hz. Ayşe Validemiz (ra)'e Hitaben Buyrulan Hadis-i Şerifler
Râmuz-ül-ehâdis'de Hz. Ayşe'ye (ra) hitaben buyrulduğu bildirilen, hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:
"Ey Âişe, Allah kullarına lütf ile muamele edicidir. Her işte yumuşak davranılmasını sever."
"Ey Âişe, yumuşaklık ve sabırlı olmak, her neyin üzerine konursa, onu güzelleştirir, süsler ve her şeyin üzerinden kaldırılırsa güzelliğini azaltır."
"Ey Âişe, gıybet, mü'min kardeşinin ardından onun hoşuna gitmeyen bir kusurunu söylemendir. Eğer belirttiğin kusur onda yoksa, o zaman mü'min kardeşine iftira etmiş olursun. İftira ise gıybetten de ağır bir günahtır."
ADNAN OKTAR:. Kuran’da Hz. Ayşe (r.a.) annemizin temizliği, tahirliği, mübarekliği övülmüştür, bitti. Bana hiçbir şey anlatmayın bundan sonra. Dinlemem ve ters cevap veririm inşaAllah. Onu söyleyeyim. Benim ölçüm, Kuran. Kuran’da övüldüğüne göre, bitti. Bana şu şuradan şunu duymuş, bu buradan bunu duymuş, hiç muhatabım değil. Kim ne derse desin, inşaAllah. Kuran’da övüldü mü bitmiştir. Ben niçin ona inanayım? Allah diyor bak; “çok güzel bir zanda bulunup, apaçık iftiradır demeleri gerekmez miydi” diyor Cenab-ı Allah. Bu, Hz. Ayşe (r.a.) annemizin bütünüyle tertemiz olduğunu gösterir. Bütün hayatının temiz olduğunu gösterir ve dolaysıyla aleyhinde burukluk verecek tarzda bile olan ifadelerin hiçbirinin doğru olmadığı anlaşılıyor. Tamamının yanlış olduğu anlaşılıyor. Bunu da ayrıca belirteyim. Diğer mübarek annelerimizin de, hadis nakleden annelerimiz, bunlar mübarek insanlardır...(12 Eylül 2010 Kanal Avrupa)
Hz. Ayşe (ra) Validemiz Buyuruyor ki…
Tâbiînden (sahabilerle görüşmüş ve onlardan ders almış olan salih Müslümanların devrinden) gençler Hz. Âişe (ra) Validemize geldiler ve Resûlullah (sav)'ın ahlakını sordular. Buyurdu ki: "O'nun ahlâkı Kur'an idi. Kur'an-ı Kerim'in hoş gördüğünü kabul edip razı olurdu. Hoş görmediğini kendisi de hoş görmez ve kaçınırdı."
"Resûlullah (sav) iki şey arasında muhayyer kılındığı (seçim yapmak durumunda kaldığı) zaman, o iki işin en kolayını alırdı -günah olmadıkça- günah olduğu zaman, ondan herkesten çok uzaklaşırdı. Hiçbir zaman Allah'ın Resûlü (s.a.v.) kendi nefsi için intikam almaya kalkışmamıştır."