Tal Heinrich: Kutsal Topraklar programımıza hoşgeldiniz. Ben Tal Heinrich. Şimdiki konumuz, ancak Kutsal Topraklarda olabilecek bir konu. Kudüs’te tapınağın üçüncü kere inşası konusunda yapılan girişimleri duymuş muydunuz? Eğer duyduysanız bile, yine de bu detaylar sizi şaşırtabilir. Müslüman Türklerin Ortodoks Musevi hahamlarla çalışarak üçüncü kere tapınağı inşa etmek için uğraş verdiklerini söylesem? Karşınızda Dr. Oktar Babuna ve Dr. Cihat Gündoğdu var. Türkiye’den geldiler. Çok teşekkürler. İsrail’e hoşgeldiniz. Ve Yehuda Glick; kendisi Knesset’te Likud partisi üyesi. O da birazdan bizimle olacak. Evet geldi. Yehuda bize katıldığın için sana da çok teşekkürler.

Evet Tapınak Tepesi, bölgenin en fazla tartışmalara yol açan yerlerinden birisi. Genelde şiddetli çatışmalara neden oluyor. Sizin mesajınız şu, okuyorum: “Kutsal mekanlar çatışma değil, uzlaşma yeri olmalı”. Savunduğunuz bu fikri, bu ideali nasıl gerçekleştireceğinizi biraz anlatır mısınız?

Dr. Oktar Babuna: Öncelikle saygın İsrail halkına selam (şalom) diyorum. Sayın Adnan Oktar’ın da asil İsrail halkına saygılarını, derin sevgilerini ve selamlarını iletiyorum. Aslında İsrailoğulları. Bu ülkede güzel insanlar yaşıyor. Çok özel bir yer. Museviler, Hristiyanlar ve Müslümanlar için kutsal. Bu durum, burasını anlaşmazlık ve çatışmalara açık hale getirebiliyor. Ama bunun kimseye faydası yok. Burası bir ibadet yeri. Burada Allah’ın ismi anılacak ve Yeşaya’da belirtildiği gibi burada tüm uluslardan insanlar dua edecek. Allah, tüm ulusların burada birlikte ibadet edeceğini söylüyor. Omuz omuza Allah’a kulluk edecekler. Bunlar Tevrat’ta yazıyor. (Yeşaya 56:6-7, Sefanya 3:9)

Tal Heinrich: Yehuda Glick, bize katılıyor. Evet geldi. Yehuda şu anda stüdyoda benim yanımda bulunan iki doktor beyle tanıştın. Bu girişim seni şaşırttı mı?

Yehuda Glick: Evet (tanıştım). Aslında Dr. Babuna ve Dr. Cihat’la uzun süredir tanışıyorum. Bence harika işler yapıyorlar. Türkiye’den çok özel bir lider, Adnan Oktar’ın önderliğinde hareket ediyorlar. Bence bu (girişim) bizi şaşırtmamalı. Çünkü biz Allah’a inanıyoruz. Allah sadece bir kavmi değil herkesi kucaklıyor. Hepimizin İlahı ve bizim biraraya gelip Tapınak Tepesini tüm uluslar için bir ibadet yerine dönüştürmemizi istiyor. Ben şundan eminim ki, şu anda Kutsal Kitapta belirtilen bir çağ başlıyor. Bu dönemde dünyanın dört bir yanından, giderek daha fazla sayıda dini lider biraraya gelecek ve Tapınak Tepesini, Bir ve Tek olan Allah’ın ismini zikretmek ve barışı sağlamak için bir dünya merkezine dönüştürmek için çalışacak.

Tal Heinrich: Türk Müslüman aydın ve manevi lider Adnan Oktar’ın temsilcileri olduğunuzu söylediniz. Kendisi bu kitabı ve birçok başka kitabı yazdı. İslam Terörü Lanetler. Müslüman yaratılışçılığını savunduğunu biliyorum. Biraz açıklar mısınız?

Dr. Cihat Gündoğdu: Müslüman yaratılışçılık, dünyanın nasıl yaratıldığını anlatır. Tüm türler bir anda ortaya çıkmıştır. Dünyada canlılık tarihine, fosil kayıtlarına ve biyokimyasal kanıtlara baktığımızda bunu görüyoruz. Proteinler kendi kendilerine meydana gelemezler. Başka proteinlerin ortamda olması gerekiyor. DNA ve diğer organellerin de. Tam ve eksiksiz bir hücrenin varlığı gerekiyor. Tüm organelleriyle eksiksiz bir hücre yoksa, hayat olmaz. Dolayısıyla (canlılığın) bir anda meydana gelmiş olması gerekir. Bu da mucizevi bir yaratılış olduğu anlamına gelir.

Tal Heinrich: Şu çok ilginç: Biz dini bir çözüm değil bir sorun olarak görürdük. Siz ise şimdi üçüncü tapınağın, üç din için kutsal bir mekan olabileceğini söylüyorsunuz.

Dr. Oktar Babuna: Gerçek bir din var ve bu din, Kuran’da anlatılan din. Allah, Kuran’ın yeterli olduğunu söylüyor ve bize herkese barış, sevgi ve şefkatle yaklaşmamızı emrediyor. Dinde zorlama yok. Bir de sahte bir din var; hurafeler, gelenekler ve uydurma hadislerden oluşan bir din. Hadisler Peygamberimiz (sav)’in sözleri, ancak birçoğu Peygamberimiz’in vefatından iki yüz sene sonra oluşturulmuş. Dolayısıyla modernlik, sanat, bilim, estetik, kadın haklarına karşı olmak, Musevilere nefret duymak, yani antisemitizm...

Tal Heinrich: Bu İslam değil.

Dr. Oktar Babuna: Evet, bu İslam değil. Bunlar İslam’a göre haram olan fiiller.

Tal Heinrich: Burada gelecekteki tapınağın, üçüncü tapınak tepesinin görüntülerini görüyoruz. Çok ilgi çekici. Ama şunu sormam lazım. Bu mümkün mü? Hayal değil mi?

Dr. Oktar Babuna: Hayal değil.

Tal Heinrich: Çünkü çok fazla düzenlemeler, itirazlar var ve tabi ki fon bulma konusu.

Dr. Oktar Babuna: Sevgiyle ve karşılıklı istişareyle çok rahat yapılabilir. Aslında bu Allah’ın vaadi. Tevrat’tan pasajları ifade ettik. Orada birlikte dua edeceğiz. Bu bir ibadet evi olacak. Bunu kimse durduramaz. Çok özel bir zamanda yaşıyoruz. Saf altın süslemeleriyle, orjinalinin aynısıyla yapılacak. Tüm uluslar için, omuz omuza (dua edebilecekleri) bir ibadet evi olarak yeniden inşa edilecek. Bu mümkün. Öncelikle (şunu belirteyim:) Bunun Kubbetüs Sahra ya da Mescid-i Aksa’ya zarar vermeyeceğini bilmemiz gerekiyor. Orada yeterince arazi var. Burası Museviler, Hristiyanlar ve Müslümanlar için bir ibadet yeri olacak.

Tal Heinrich: Çok ilginç, hiçbir şeyin bunu durduramayacağını söylediniz. 2016’da UNESCO, biliyorsunuz Dünya Mirası Kurulu, Hristiyanların ve Musevilerin Tapınak Tepesiyle bağlantısını reddeden çok tartışmalı bir kararı onayladı. Buranın sadece Müslümanlar için bir ibadet yeri olduğunu söyledi. Siz ikiniz de Müslümansınız, bizimle birliktesiniz ve bu karardan hoşnut değilsiniz, değil mi?

Dr. Oktar Babuna: Tabi ki bu yanlış bir karar. Binlerce belge var...

Dr. Cihat Gündoğdu: Öncelikle Kral Süleyman, Müslümanların peygamberidir. Hz. Süleyman’ı çok seviyoruz; Kuran’da estetik, güzellik anlayışı ile övülmüştür. Kuran’da çok övülen bir peygamberdir. Tapınağın yeniden inşasının kimseyi telaşlandırmasına gerek yok. Bundan herkes memnun olacak, bu sevgi ve coşkuyla kabul edilecek. Tüm İslam dünyasını bunu kabul edecek.

Dr. Oktar Babuna: Kanıtlar Tevrat’ta aslında; Musevilerin tapınak Tepesiyle bağlantısını ortaya koyuyor. Ayrıca Osmanlı belgeleri de var. Tarihi belgeler. Binlerce belge. Bu karar yanlış ve düzeltilmesi lazım. UNESCO değişti; aslında amacı barış, ama bu karar sadece anlaşmazlık yaratıyor. Hatalı bir karar.

Tal Heinrich: Bazıları Kudüs’ün Kuran’a göre kutsal bir yer olmadığını ve Müslümanların Kudüs üzerinde hak iddia etmelerinin politik amaçlara dayandığını söylüyor. Ne diyeceksiniz?

Dr. Oktar Babuna: Bu konuda dört ayet var. (Kuran 17:104, 5:20-21, 2:58, 10:93) Allah, İsrailoğullarını Kutsal Topraklarda ve bu şehirde yerleştirdiğini söylüyor. Bu şehir Kudüs’tür. Allah kıyamete kadar orada kalacaklarını bildiriyor. Bu (hakkı) kimse İsraillilerden alamaz. Müslümanlar, Museviler ve Hristiyanlar (burada) barış içinde birlikte yaşayacağız.

Tal Heinrich: Oktar, amin diyorum. Cihat, çok teşekkürler geldiğiniz için.