Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri “EMİRDAĞ LAHİKASI’nı” 1949 yılında kalem almıştır.
Bediüzzaman Hazretleri bu, eserinde, dikkatleri kendi yaşadığı dönem olan Hicri 1300’lerden 100 sene sonrasına yani hicri 1400’lere çekmiştir. Bilindiği gibi Hicri 1400’ler; Peygamberimiz (s.a.v) tarafından zamanın sahibi olarak adlandırılan Hz. Mehti (a.s)’ın zuhurunun ardından, İttihad-ı İslam’ı sağlayarak Kuran Ahlakını tüm dünyaya hakim kılacağı ve medeniyyetin dünya tarihindeki en yüksek seviyesine ulaşacağı asır olacaktır:
EY YÜZDEN TA ÜÇ YÜZ SENEDEN SONRAKI YÜKSEK ASRIN ARKASINDA GIZLENMIŞ, sessizce BENİM SÖZÜMÜ DİNLEYEN VE gizli bir bakış ile gayba bakarak BENİ seyreden SAİD, HAMZA, ÖMER, OSMAN, YUSUF, AHMED, V.S. SİZE HİTAP EDİYORUM... (Emirdağ Lahikası, Sayfa 343, 344)
Bediüzzaman; kendi yaşadığı Hicri 1300’lerden 100 sene sonra gelecek olanlara hitaben; kendi dönemindeki teknolojik imkansızlıklara ve kendisinden 100 sene sonra oluşacak adeta cenneti andıran yüksek medeniyete ise şöyle dikkat çekmektedir:
TARİH DENİLEN MAZİ DERELERİNDEN SİZİ YÜKSEK İSTİKBALİNİZE UZANAN TELSİZ TELGRAFLA SİZİNLE KONUŞUYORUM. NE YAPAYIM, ACELE ETTİM, KIŞTA GELDİM. SİZİ İNŞAALLAH CENNET GİBİ BİR BAHARDA GELİRSİNİZ. ŞİMDİ EKİLEN NUR TOHUMLARI ZEMİNİNİZDE ÇİÇEK AÇACAKLAR. (Emirdağ Lahikası, Sayfa 343, 344)
Bediüzzaman telsiz telgraf gibi kendi döneminde mövcut olan son derece kısıtlı teknolojik imkanlara atıfta bulunurken diyer yandanda çok büyük gelişmelerin yaşanacağı 100 sene sonraki bu döneme dikkat çekmiştir. Said Nursi hazretleri bu dönemi YÜKSEK ASIR, YÜKSEK İSTİKBAL OLARAK adlandırmıştır. Gerçektende haberleşme alanında telekomnikasyon teknolojisinde, eğitimde, sanatda, bilimde, tıbta ve uzay bilimlerinde ulaşılan nokta içinde yaşadığımız 100 yılın Hz. Mehdi (as)’ın zuhur ve icraatca olan ve Bediüzzaman Hazretlerinin yüksek asır, cennet gibi bir bahar ortamı olarak nitelendirdiyi bu çağ olduğu tüm açıklığı ile görülmektetir.
Bediüzzaman, Emirdağ lahikasında yer alan bu sözünün devamında; kendisinden 100 sene sonra; yani Hicri 1400’lerde yaşayacak olan bu yeni nesle bu kez şöyle hitap etmektedir.
EY YÜZ SENE SONRA GELENLER! ‘ŞU KALENİN BAŞINDA BİR MEDRESE-İ NURİYE ÇİÇEĞİNİ YAPINIZ. CİSMEN DİRİLMEMİŞ, FAKAT RUHEN BAKİ VE GENİŞ BİR HEYETTE YAŞAYAN MEDRESETÜ’Z-ZEHRAYI CİSMANİ BİR SURETTE BİNA EDİNİZ”... (Emirdağ Lahikası, Sayfa 343, 344)
Peygamberimiz (s.a.v.)’in mukaddes Ehl-i beytine mensup olan, en büyük müceddid, en büyük müctehid ve kutb-u azam sıfatlarına tam vakıf Hz. Mehti (a.s), Peygamberimiz (s.a.v.)’in hadis-i şerifinde bildirdiği üzere hicri 1400’de yani Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinden tam 100 yıl sonra zuhur edecektir:
İnsanlar 1400 senesinde Hz. Mehdi (a.s.)’ın yanında toplanacakdır. (Risaletül Huruc-ül Mehdi, s. 108)
Şu çok önemlidir ki; Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri KENDİSİNDE 100 SENE SONRA YAŞANACAK YÜKSEK ASIR hakkındaki bu önemli bilgilere Peygamberimiz (s.a.v.)’in Hz. Mehdi (a.s.) ile bilgili haber verdiği hadis-i şerifleri şerh ederek vakıf olmuştur. Peygamberimiz (s.a.v.) HZ. MEHDİ (A.S.)’IN ZUHUR VAKTİ OLAN HİCRİ 1400’LERDE ULAŞILACAK YÜKSEK TEKNOLOJİYİ hadis-i şeriflerinde şöyle haber vermektedir:
Imam Muhammed Bakır şöyle buyurmuştur: KAİMİMİZ KIYAM EDİNCE... ONLARLA KONUŞMAK İSTEDİĞİNDE DUYARLAR VE KENDİ MEKANINDA OLDUĞU HALDE ONU GÖRÜRLER. (Yevmul Hasas s. 269)
HZ. MEHDİ (A.S.) ÇAĞINDA BİLGİ ÖYLE YAYGIN OLACAKTIR Kİ, EVİNDEKİ BİR KADIN BİLE ALLAH’IN KİTABINA VE PEYGAMBERİN SÜNNETİNE GÖRE HÜKMEDECEKTİR. (Bihar ül-Envar, c. 52, s. 352)
İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: “Şüphesiz ki Kaim (Hz. Mehdi (a.s)) zamanında BİR MÜMİN DOĞUDA OLSA, BATIDA OLAN KARDEŞİ KENDİSİNİ GÖRÜR. HAKEZA, BATIDA OLSA, DOĞUDA OLAN KARDEŞİ KENDİSİNİ GÖRÜR.” (Bihar ül-Envar, c. 52, s. 391)
Hz. Mehdi (a.s.) için KAİNAT AVUCUNUN İÇİ KADAR AÇIK OLACAK. (Bihar ül-Envar, c. 52, s. 328)