Sayın Adnan Oktar'ın 11 Eylül 2016 tarihli sohbetinden önemli başlıklar

A9 TV, 11 Eylül 2016

 

Fethullah Gülen'in En Büyük Hatası İngiliz Derin Devleti'ni Fark Edememesi Oldu

Fethullah Gülen'in en büyük hatası İngiliz derin devletini fark edemedi. Ve o hareketin sırtına pençe yapıştı. Sonra bu adamlar dayatmaya başladılar. İlk dayattıkları şey işte Rumilik. Sonra homoseksüel sempatizanlığı, Darwinizm, İttihad-ı İslam''ı reddetmek, Mehdiyet’i reddetmek, İsa Mesih (as)'in gelişini reddetmek. Böyle bir yol aldırdılar. Ben bunları 2010'da, ta 2009'lardan itibaren yoğun olarak eleştirdim. Hemen hemen her gün eleştirdim. Yayınlıyorum, yayınla yayınla bitecek gibi değil. Yüzlerce konuşmam var. Ama en sonunda herhalde subaylar emekli olacak falan diye, "Hadi bir darbe yapalım." dediler. Bu NATO yanlısı subaylar var; NATO'nun yanlısı olmak suç değil de NATO'nun gladyosuna, gladyo örgütüne mensup subaylar. Çünkü Türk Ordusu zaten NATO içinde görev alıyor. Onda bir anormal bir şey yok. Gladyoya bağlı subaylar destek verdi, darbe yaptılar.

 

Darbe Çirkin Bir şey Olmasına Karşın Önceki Darbelerde Vatandaşa Hep Saygılı Davranılmıştı. Vatandaşı Şehit Etmek, Üzerine Tank Sürmek, Havadan Ateş Açmak Müthiş Ahlaksızlık

Kardeşim, darbede bir kere vatandaşa çok saygılı davranıyordu herkes. Vatandaş kanı hiç akmazdı. Mesela Rahmetli Türkeş açıklıyor; "Kansız bir şekilde darbeyi neticelendirdik." diyor, "Kansız bir şekilde." Damla kan akmadı. Vatandaşa kıyılmaz. Darbe kötü bir şey, çirkin bir şey ama vatandaşı şehit etmek kahpelik, alçaklık, pislik, haysiyetsizlik, namussuzluk, her türlü adiliğin karşılığı olan kelime ne ise. Tank sürmek, havadan helikopterden zırh delici mermi ile vatandaşın üstüne ateş açmak, aslan özel harekatçılarımızın binasını gece yarısı vurmak gece vakti yani yahut gündüz fark etmez ve onları şehit etmek; bunlar kahpelik. Bu müthiş bir ahlaksızlık. Fethullah Gülen'e buradan canlı yayından dedim ki, "Yapmadıysan bunun ahlaksızlık olduğunu, alçaklık olduğunu söyle hemen." dedim.

 

Cemaatleri, Tarikatleri Tayyip Erdoğan'a Karşıt Hale Getirmeye Çalışıyorlar

Müthiş bir Tayyip Erdoğan düşmanlığı dünyayı sarmaya başladı. Vatandaşı da Tayyip Erdoğan'a düşman etmeye çalışıyorlar; tarikatları, cemaatleri, insanları. Bu büyük bir tehlike. Tayyip Hoca, mazlum bir delikanlı. Yaptı bir yiğitlik. Fakat şu an onu ezmeye kalkıyorlar. İşte "şeffaf toplum" diye adını değiştirmiş. Düzgün kendi adını kullansana; "Açık toplum modeli" de.

 

(Uzun zamandır Öcalan'ın sağlığıyla ilgili çeşitli iddialar gündemdeydi. Ve HDP'liler Öcalan'dan haber alamadıkları için eylem yapacaklarını söylüyorlardı. Bayram nedeniyle Öcalan'ın ailesine diğer mahkumlarda olduğu gibi ziyaret izni çıktı. Bayram süresi içerisinde Öcalan, kardeşi ile görüşebilecek.)

Evet, geçenlerde söyledim. "Ailesiyle, ailesinden birisiyle görüştürün" dedim, "Kardeşiyle görüştürün." Eğer konuşmasından rahatsız oluyorsanız, şüpheleniyorsanız başına gardiyan dikersin. Teğmen, subay birisi gelir; konuşmalarını dinler. Ama görüştürün dedim. Yani gereksiz fitneye gerek yok.

 

Masonluğun Mehdiyet'le Bağlantılı Olduğunu Masonik Sembollerden Anlıyoruz

Masonluk çok eski bir tarikat yapılanması. Hazreti Süleyman (as) devrinde en geniş güce kavuşmuş görünüyor. Bütün sistemde, bütün yapıda sembollerin hep Mehdiyet’le, dünya hakimiyetiyle, İslam'ın dünya hakimiyetiyle ilgili olduğunu görüyoruz. Düğüm mesela düğümün çözülmesi, iç içe geçmiş A harfleri, A harflerinin ortasında oluşmuş O harfi, Alfa ve Omega. İncil'de de vardır biliyorsunuz, Alfa ve Omega. Şimdi detaya girersek biraz insanların kafası karışacak. Bazı şeyler ima ettiğimi düşünecekler. Onun için söylemeyeceğim. Ama zannettikleri gibi değil. Yani dinsiz ateist insanları da İslam'ın dünya hakimiyeti için kullanan bir örgüt olduğu anlaşılıyor Masonluğun. Abdülhamit devrinde devlete tam hakimdi Masonluk, tam anlamıyla. Kelimenin tam anlamıyla hakimdi. Osmanlı paşaları, tek tek sayarım şimdi, büyük bölümü Masondu. Osmanlı padişahlarından var, şimdi hazmedemeyecekleri için söylemiyorum. Mason olan padişahlar var. Şeyhülislamlardan var Masonlar. Hepsi belgeli.

 

Bazı Masonik Semboller ve Anlamları

Güneş aydınlanmayı, Mehdiyet ışığını; o el Mehdiyet’ in elini, dünyayı imar edeceğini, mükemmel bir mimariyle dünyanın inşa edileceğini anlatıyor. Pergel ve A harfi de bir Masonik sembol evet. Güneş ay ve yıldız. Kuran’da geçen sembollerdir. Kuyruklu yıldız, Mehdiyet’in çıkış alameti olarak onu ifade eder. Güneş ve ayda olacak alametler ona işaret eder. Göz şeklinde olması da Allah’ın bizi gördüğüne işaret eder.

Jakin ve Boaz Sütunları Hz. Süleyman (as)’ın Mabedi’ni anlatıyor. Mabedin yeniden kurulacağını ve mükemmel bir sanatın icra edileceğini anlatıyor. Mehdiyet’in mühim amaçlarından birisi de Hz. Süleyman (as)’ın Mescidi’nin yeniden kurulmasıdır. Masonluk’un en mühim amaçlarından biri de odur. Yeniden Hz. Süleyman (as)’ın Mescidi’nin oluşması.

Arı kovanı. Ve arılar. Yani Mehdiyet’in arı kovanındaki arılar gibi çalışacağı, hadislerde de var biliyorsunuz. “Arı beyinin etrafında toplanmış gibi toplanırlar.” diyor. Mehdi (as)’nin hizmetinde olacak talebelere işaret ediyor ve çok çalışkan olacaklarına işaret ediyor.

 

Abdülhamit'in Talimatıyla Darwinist Propaganda İçeren “Aklın Aydınlanması” Kitabı Okullarda Ders Kitabı Olarak Okutuldu. Kitabın Finansörlüğünü de İngiltere'nin Mısır Sömürge Valisi Lord Cromer Üstlenmişti

Abdülhamit Devri hiç bilinmeyen bir olay. Abdülhamit Devri’nde Münif Paşa’nın emriyle evrimci Mısırlı Doktor Mişerez Zalzal’ın “Aklın Aydınlanması” kitabı çoğaltılarak okullarda ders kitabı olarak okunmasını sağlıyorlar. Darwinist materyalist bir kitap. Abdülhamit’in talimatıyla. Mişerez Zalzal bu kitabını Abdülhamit’e ve İngiliz olan Mısır Sömürge Valisi Lord Cromer’a ithaf ediyor. Kitabın finansörlüğünü de İngiliz Lord Cromer yapıyor. Ayrıca Mişerez Zalzal çıkardığı El Beyan dergisi düzenli olarak evrim propagandası yapıyor Abdülhamit Devri’nde. Abdülhamit koyu Darwinist. Koyu evrimci. Devletin bütün imkanlarını kullanıyor. On binlerce kitap bastırıp bütün Osmanlı İmparatorluğu’na ait her yere develerle şununla bununla trenle her yere gönderiyor kitapları. Lord Cromer, İngiltere’nin görevlendirdiği bir adam. Abdülhamit’in emrinde. Yoğun Darwinist propagandayla görevli adam. Abdülhamit’le birlikte bütün Osmanlı’yı Darwinist yapmak için uğraşıyor. İngiltere’nin Mısır Sömürge Valisi Lord Cromer bu demin resmini gösterdiğimiz şahıs Mason’dur.

 

Abdülhamit Döneminde İngilizlerin Etkisiyle Kurulan “Yıldız İstihbarat Teşkilatı”

Abdülhamit Devri’nde de yine bir istihbarat sistemi vardı. İngilizlerin etkisi altındaydı ama adı tabii “Teşkilat-ı Mahsusa” değildi. Yani bir haber verme sistemi olarak çalışıyordu. Jurnal sistem vardı Jurnal. Bir Jurnal örgütü vardı. Jurnalleniyordu insanlar. Abdülhamit’in emrindeydi. İngiliz uzmanlar böyle bir sistemin gerekliliğini beyan ettiler ve bu sistem uygulandı. Abdülhamit Dönemi’nde Abdülhamit İngilizlerin etkisiyle, İngiltere’de de öyle bir sitem vardı. “Yıldız İstihbarat Teşkilatı” diye söylüyordu onun adını “Yıldız İstihbarat Teşkilatı” yani jurnalci. Sonra İttihat Terakki içinde teşkilat olarak “Teşkilat-ı Mahsusa” kuruldu.

 

Abdülhamit Döneminde Yayınlanan Darwinist Kitaplardan Örnekler

O devirde Ernst Haeckel’in kitabının tercümesi “Vahdet-i Mevcud: Tabi’at ‘Aliminin Dini” tamamen Darwinizm’i anlatan bir kitap. Baha Tevfik tercüme yapıyor. Abdülhamit’in emriyle yapılıyor. Suphi Ethem’in “Darwinizm” kitabı 1909’da yine Abdülhamit Dönemi’nde çıkarılıyor. Vahdet-i Mevcud: Tabi’at ‘Aliminin Dini . Hepsi Allah’ı dini inkar eden kitaplar. Abdülhamit bütün Osmanlı’ ya develerle atlarla trenle her yere gönderiyor bu kitabı. Ama on binlerce yüzbinlerce. Hoca Tahsin Efendi’nin “Tarih-i Tekvin Yahud Hilkat”, “Varoluş Tarihi veya Yaratılış”. Bak “Varoluş Tarihi veya Yaratılış” kitabı. İlk baskısı 1983’te Abdülhamit Dönemi’nde. Abdülhamit’in talimatı ve bilgisiyle yapılıyor. Binlerce on binlerce yine bundan basılarak dağıtılıyor bu kitaptan. Yine Memduh Süleyman’ın 1911’de yayınladığı “Darwinizm” isimli kitap Abdülhamit’ten 3 yıl sonra Osmanlı’nın her yerine yayılıyor.

 

Açık Toplum Modelini İlk Ortaya Koyan İngiliz Derin Devletidir. İlk Uygulama Yeri de Mısır'dır

Mısır’ı açık toplum hale getirmişler yani şeffaf toplum haline getirmişler. Tarikatlara falan diyor ya adam övünüyor adam anlatıyor her yere hakim diye. Halbuki İngiliz derin devletinin emriyle yapılmıştır o ve Mısır tamamen kontrol altına alınmıştır. İhvanı Müslimin’i hareketlendirdiler iktidara gelmesi için teşvik ettiler. Sonra feci şekilde ezdiler. Yine bu İngilizlerin oyunuydu. İngiltere-Mısır Sömürge Valisi Lord Cromer söylediğim gibi Mason. Muhammed Abduh. O da Mason’dur ve Darwinist’tir. Bak din alimi Muhammed Abduh. Bu ünlü hocalar var ya bizim televizyonlara falan çıkıyorlar. Onların hocasının hocasıdır Muhammed Abduh. Mısır’daki evrimci tüm alimleri yetiştiren kişi ve destekleyen kişi. Mısır’ın tüm o inanç sistemini altüst ettiler. Mısır’dan tüm Arap dünyasına oradan Darwinist fikirler yayıldı. Muhammed Abduh 1899’da Mısır baş müftüsü olması sağlandı. Özel olarak göreve getirildi. O devirde çok yoğun olarak Darwinist propaganda yapıldı.

 

Kıbrıs'ı Altın Karşılığı Teslim Eden, Darwinizm'i Osmanlı'da Yaygınlaştıran Abdülhamit'i İngiliz Propagandası ile Kahraman Gibi Tanıttılar

İngiliz propagandasıyla Abdülhamit'i müthiş bir güç olarak gösterdiler. Kardeşim bütün Osmanlı’yı Darwinist etmiş ve bütün Osmanlı topraklarını teslim etmiş. Kıbrıs’ı altın karşılığında İngilizlere teslim etmiş. Bütün Osmanlı topraklarını, tamamını teslim etmiş. Adam anlamıyor kahraman diyor. Nasıl kahraman oluyor? Bütün Osmanlı’yı Darwinist yapmış. Darwinist olmuş adamlar. Allah yarattı demiyor. Darwin’in dediği doğru diyor. Ve Osmanlı topraklarının hemen hemen tamamını teslim ediyor. Kıbrıs da dahil. Kıbrıs’ı da altın karşılığı teslim ediyor.

 

Abdülhamit'in Kurduğu Darülfünun'da Yoğun Olarak Darwinist Eğitim Veriliyordu. O Dönemdeki Milli Eğitim Bakanı da Darwinistti

Darülfünun-u Şahane bugünkü İstanbul Üniversitesi Abdülhamit tarafından açıldı. Darülfünun’da özel olarak Darwinist kürsü kuruluyor Abdülhamit’in emriyle. Doğa Bilimleri okutulması için özel bir kürsü kuruluyor. Bu kürsüde saf olarak Darwinist propaganda yapılıyor. Yine Abdülhamit’in açtığı Darülfünun Kütüphanesi çaka çaka Darwinist kitapla dolduruluyor. Abdülhamit parasını veriyor devletin eliyle, bu saydığımız kitaplar ve diğer Darwinist kitaplarla kütüphane çaka çaka dolduruluyor. Ve öğrencilere o üniversitede Darwinist eğitim veriyorlar. Ve bu Darwinist eğitim hala bak şu an günümüze kadar devam ediyor. İngiliz derin devletinin desteğiyle kurulan, Abdülhamit tarafından da uygulanan Darwinist eğitim modeli şu an devam ediyor. Ve bunu kimse durduramıyor.

Darülfünun’a Abdülhamit tarafından atanan rektör Hoca Tahsin çok koyu Darwinist “Varoluşun Tarihi ve Yaratılış” kitabını yazan kişi, kainatın oluşumunu ve insan ve diğer canlıların meydana gelişini evrimle açıklıyor. Allah yaratmadı diyor evrimle oldu diyor. Mösyö Tahsin diyorlar buna materyalist felsefeyi benimsediği için. Gavur Tahsin olarak da anılıyor. Bu adamı İstanbul Üniversitesi başına geçiriyor. Bütün Osmanlı aydınları orada yetişiyorlar Darwinist olarak. Bak adı Mösyö Tahsin veyahut Gavur Tahsin. Öbürüne İngiliz bilmem ne deniyor. Hepsinin bir ismi var. Abdülhamit’in evrimci Milli Eğitim Bakanı Münif Paşa’nın yakın arkadaşı. Bak Abdülhamit’in evrimci Darwinist Milli Eğitim Bakanı Münif Paşa var. Özellikle onu Darwinist diye bakanlığa getiriyor. Bunu yapan Abdülhamit.

 

Darülfünun'un Evrimci Rektörü Hoca Tahsin Darwinizm'in Yaygınlaştırılması İçin Görevlendirilmişti

Tahsin Efendi El Ezher mezunu evrimci Cemalettin Afgani’yi İstanbul’a getirtiyor bakın özel olarak. Evrim propagandası yaptırtıyor ona. Alimleri hocaları, İstanbul’un hocalarını toplayıp evrim propagandası yapıyor adam. Darwinizm propagandası yapıyor. Afgani, Hüseyin El Cisri’nin evrim kitabını okulda dağıtan her yerde propagandasını yapan kişi aynı zamanda.  Hoca Tahsin hep işte Osmanlı aydınlarını yetiştiren kişi bu. Koyu Darwinist. Adamlarda din iman hiçbir şey kalmadı o eğitimden sonra. Birçoğunda yani büyük bir bölümünde. Osmanlı’nın dört bir yanında köylere kadar bu adamı gönderiyor Abdülhamit. Eğitim veriyor Darwinist eğitim veriyor. Darwinist eğitim hızla yayılıyor o şekilde. Hoca Tahsin’i bununla görevlendiriyor Abdülhamit. Darülfünun’daki Doğa Tarihi Kürsüsü’nde Darwinist evrimci Ahmet Mithat’ın yazıları okutuluyor. Hepsinde evrim anlatılıyor.



DEVAMINI GÖSTER

Benzer Eserler